1 Şubat 2016 Pazartesi

Ada Kitap Yorumu

Herkese merhaba! Yeniden buralara dönmek çok güzel :)

Ada, Yabancı Yayınları'nın çıktığı andan itibaren en çok ses getiren ve merak edilen kitaplarından biriydi benim gözlemlerime göre. Peki abartıldığı kadar var mıydı? Bence kesinlikle evet!


Önce konu hakkında fikriniz olması için arka kapak yazısını paylaşıyorum



"Tamam, İşte durum şu. Buraya ergenlik yıllarındayken, on üç on dokuz yaş arası bir yerde geliyorsun. Bir yılın var. Ya bir kapı yakalarsın ya da..." Durdu, safir gözleri alevler içindeydi, kendisi tutuşacak zannettim. "Ya da?" diye bastırdım. "Ölürsün." Gizemli Nil Adası'nda kurallar belliydi. Bir yılınız vardı. Kaçmak ya da hayatta kalmak için tam 365 gün.

On yedi yaşındaki Charley kuralları bilmiyordu. Hatta nerede olduğundan bile haberi yoktu. Hatırladığı son şey sıcak hava ve kendinden geçtiğiydi. Uyandığındaysa kayalık bir arazide çırılçıplaktı. Kaybolmuş ve yalnız hisseden Charley, adada uzun süre hiçbir insana rastlamamıştı, ta ki gençlerin lideri Thad ile karşılaşana kadar. Artık, adadan kaçmanın ne kadar zor olduğunu öğrenmişti… ve tabii bir de âşık olmanın. Thad'in zamanı doluyordu ve Charley, geleceklerini kurtarabilmek için önce Thad'i kurtarması gerektiğini fark etmişti. Ancak tehlikelerle dolu bu adada en büyük tehdit zamandı!

İşte böyle :)

Kitap, baştaki birkaç sayfayı saymazsak ana karakterimiz Charley'nin adadaki ilk günleriyle başlıyor. İlerleyen zamanlarda Charley, kendini Nil Adası'na düşen diğer kişilerin arasında buluyor. 


Köy denilen yerde adadaki neredeyse her çocuk bir arada ve herkesin bir görevi var. Kimileri yemek yapıyor, kimileri eve geri dönüş yolunu bulmaya uğraşıyor, kimileriyse sabun, ilaç yapımı gibi şeylerle uğraşıyor. Charley görevini bir bakıma kendi buluyor ve bulduğu şey, bayağı işlerine yarıyor. 


Kitap genel olarak akıcıydı. Yazarın dili samimiydi ve sıkmıyordu. Ayrıca bence olay betimlemeleri de iyiydi. Özelliklere sonlara doğru Thad ve heyecanını, aldığı kararları uygulamasını okurken çok etkilendim. Kendimi ana karakterin yerine koymayı en iyi şekilde başardığımı söyleyebilirim.


Konu örgüsü iyiydi. Üzen, sıkan, güldüren, mutlu eden bir sürü yer oldu. Aynı şekilde tahmin ettiğim ve edemediğim şeyler oldu. 


Kitapla ilgili en sevdiğim şeylerden biri de karakterlerin tutumu oldu. Fazla cıvık değildiler Ayrıca iki ana karakterin de olan olaylar karşısındaki tutumları farklı olmasına rağmen bunu birbirlerine anlatma şekilleri veya empati kurmaya çalışmaları -çalışmamaları da- iyi ve mantıklıydı bence.


Bana göre tek sıkıntı, bazı yerlerde anlatan karakter fazla hızlı değişiyordu. Mesela tam Thad'e odaklanmışken anlatım Charley'e geçiyordu ve doğruyu söylemek gerekirse özellikle sonlara doğru hangi karakteri okuyor olduğumu bayağı şaşırdım.


Eğer bu türü seviyorsanız, bence Ada'yı da seveceksiniz! :)


Bu da, kişisel Instagram hesabımdan bir görüntü olsun :) Eğer Instagram profilimi ziyaret etmek isterseniz resmin üstüne veya buraya tıklamanız yeterli :)



https://www.instagram.com/booksofaunicorn/

Herkese iyi ve bol kitaplı günler!
-B

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder